Düşünsel Arınma-Meditasyon (2.Bölüm)

Yine meditasyonla devam ediyorum...Bugün meditasyonun yararlarından ve meditasyonun aşamalarından bahsedeceğim. Önce hangisiyle başlasam diye düşünüp durdum ama bir önceki yazımı şöyle bir gözden geçirdikten sonra meditasyonun yararlarıyla başlamamın daha uygun olacağına karar verdim.

Meditasyonun Yararları

Düzenli olarak meditasyon yapmanın bir çok yararı vardır. Genelde meditasyonun yararları kişiden kişiye değişmektedir. Ancak şunu vurgulamak istiyorum ki meditasyon düzenli olarak yapıldığında tam olarak yararlarını hissedebilirsiniz. Burada "düzenli" kelimesi bizim için büyük öneme sahiptir. Yani, anahtar kelimemizdir "düzenli" .....evet meditasyon günlük yaşamın ağır stresinden bizi ayırır ve ruhumuzu sakinleştirerek daha enerji dolu olmamızı sağlar.

Meditasyon ve Yararları;

-Meditasyon yapan insan daha sakin ve daha huzurlu olur. 

-Meditasyon insanın ruhsal gücünü arttırır. 

-Meditasyon yeteneklerimizi daha verimli kullanmamızı sağlar.

-Düzenli meditasyon kişinin farkındalığını arttırır, aklındaki sorulara zorlanmadan cevap bulmasını sağlar. 

-Düzenli meditasyon yüksek benlikle bağlantı kurulmasını sağlar. Meditasyon ile kendi iç dünyasıyla bağlantı kuran insan kendini tanır ve sorunlarının kaynağını kendi iç dünyasında bularak çözümler. 

-Meditasyon çok dinlendirici bir disiplindir. 20 dakika tam alfa pozisyonunda kalmanın 4 saatlik uykuya eş değerde dinlenme sağlandığı bilinmektedir. 

-Meditasyon kişinin hayat amacını, yolunu ve karşısına çıkan sorunların anlamlarını keşfetmesini sağlar. 

-Meditasyon kin,nefret,öfke gibi zararlı duygulardan kurtulmaya yardım eder. 

-İnsana genel olarak bir uyum ve denge getirmektedir.

Düşüncelerden arınma, bir diğer adıyla zihin dinlendirme tekniği olan meditasyonun insana sağladığı yararlar gözardı edilemez. Herkes kendine gün içinde en azından 10 dakika ayırabilse yaşam kalitesini yükseltecek, iç huzurunu arttıracak bir iyilik yapmış olur kendi adına...kendi hayatına...kendi ruhuna...

Yararları saymakla bitmeyen ve binlerce yıllık geçmişe sahip olan meditasyon tekniğini nasıl uygulayabiliriz? İşte şimdi bundan bahsedeceğim.


Meditasyonun Aşamaları:

- Kendimize gün içerisinde uygun olan bir zaman belirlemeliyiz ve her gün aynı zaman diliminde meditasyon yapmalıyız. Bu bizim için her gün düzenli yapılan bir rutin haline gelmelidir. Çünkü meditasyonda düzen çok önemlidir.

- Evimizde sessiz bir yer bulmalıyız. Ortamın sessizliği, iç huzurumuz ve odaklanmamız için gereklidir. Yerde ister tam lotus ister yarım lotus pozisyonunda oturarak rahatlamaya çalışmalıyız. Sırtımızın dik olmasına dikkat etmeliyiz.

Tam Lotus Pozisyonu


Yarım Lotus Pozisyonu


- Nefes meditasyon yaparken önemli bir boyut kazanır. Nefesimizi daha yavaş, sakin ve sessiz almalıyız. Bedenimizi ve aynı zamanda ruhumuzu nefes alıp vererek gevşetmeliyiz.

- Düşüncelerimize odaklanarak kendi iç dünyamıza bakmalıyız. İç dünyamızda yapacağımız yolculuk düşüncelerimizi gözlemlememizi sağlar. Bu gözlemi yaptığımız sırada düşünce akışımız yavaşlayacaktır. Böylece kendimizi daha huzurlu ve daha sakin hissedeceğiz. 

- Kendimiz için olumlu bir düşünce oluşturmalı ve o düşünceyi zihnimizde tutmalıyız. Bu tek bir kelime ya da bir cümle olabilir. Burada önemli olan sizi huzurlu hissettirecek, mutlu olmanızı sağlayacak bir düşünce olmalıdır.

- Mümkün olan en uzun süre o düşüncenin farkındalığı içinde kalmalıyız. Ortaya çıkan bütün olumlu, güzel duyguları takdir etmeliyiz.

- Zihnimizde tam sessizliğe ulaşarak kendi merkezimizde kalmalıyız ve bir süre sonra meditasyonu bitirmeliyiz. 


Meditasyonda uygulamanın uzunluğundan çok kalitesi önemlidir. Biz kendi merkezimizde kalabildiğimiz sürece içimizde huzuru hissederiz. Başlangıçta düşüncelerimizi kontrol etmek ve onların akışını yavaşlatmak zor da olsa meditasyona düzenli devam edersek gerçekten yararını görürüz.

Düşünsel Arınma-Meditasyon

Hayatımız o kadar yoğun geçiyor ki ara sıra kendimizle baş başa kalmaya ihtiyaç duyuyoruz ya da sessiz bir yerlere gidip dinlenmeyi istiyoruz.
Bir anlamda, yoğun iş temposunun ve hayata karşı sorumluluklarımızın arasında sıkışıp kaldığımızda kendimiz için sığınacak ve nefes alabilecek bir dünya bulmaya çalışıyoruz. Hepimiz için bu durumlar aynı...ama kaçış yolları, teknikleri farklı...

Bugün ben sizlere, bireysel olarak yapılabilecek ve düşünsel boyutta arınmayı ifade eden "Meditasyon" tekniğini anlatacağım. 

Meditasyon en bilinen anlamıyla, düşüncesiz farkındalık konumudur. Zihinde dikkati yönlendirecek hiç bir düşünce yer almaz. Akıcı düşüncelere yer verilmez. Kişi kendine dönüktür. 

Daha genel anlamıyla Meditasyon, Latince meditatio kelimesinden türetilmiş, sözcük anlamıyla birçok Batı dilinde "derin düşünme" anlamına gelmekte olan bir terim olup, sözlüklerde, "kişinin iç huzuru, sükûnet, değişik bilinç halleri elde etmesine ve öz varlığına ulaşmasına olanak veren, zihnini denetleme teknikleri ve deneyimlerine verilen ad" olarak tanımlanır. (Vikipedi)


Meditasyonda hiç bir hareket yoktur, beden hiç bir şekilde çalışmaz. Zihin dış dünyaya tamamen kapatılır. Oksijen kullanımı azalır, kalp atışları ve solunum yavaşlar. Zamanla, meditasyon yapan kişi kendini rahatlamış hisseder ve fiziksel olarak direnç kazanır. Daha olumlu düşünceler zihinde yer almaya başlar ve meditasyon sayesinde kişi hem daha sakin düşünür hem de daha sakin davranışlarda bulunur. Çünkü ruhtaki olumlu, rahatlatıcı gelişmeler insan bedeninde de olumlu etkiler yaratır.

Meditasyon günümüzde hemen hemen her yerde uygulamaktadır. Ancak doğu ve batı kültürleri arasında bu teknik farklı yorumlanır ve farklı uygulanır. Doğu'daki meditasyon genellikle inzivaya çekilmenin, sıkı perhizler gibi sert kuralların olduğu, daha uzun süren odaklanmaların yapıldığı bir teknikken; Batı'daki modeli biraz daha farklıdır, yumuşaktır. Batı’da meditasyon genellikle günlük yaşamın bir parçası olarak ele alınmaktadır. Günde bir ya da iki kez, yaklaşık olarak otuz dakikalık sürelerle yapılmaktadır. Batılılar, meditasyonu genellikle stresten kurtulma, rahatlama, yaratıcılık, başarı, kendine güven duyma gibi amaçlarla yaparlar.

Meditasyonun Hayatımızdaki Etkileri

Biz insanlar, meditasyon yaparak hayatımızdaki en önemli şey olan kendi özümüzle ilgileniriz ve farkındalık durumumuzu tecrübe ederiz. Bildiğimiz bir gerçek var ki; o da bütün gerçeklerin içimizde saklı olduğudur.

Derin meditasyon halinde yer ve zamana bağlı bulunan zihnimizin sınırlarını açabilir ve böylece yer ve zaman kurallarıyla sıkıştırılmamış boyutların mükemmel bilincine varırız. İnsanın çok boyutluluğunu, düşüncelerimizin yaratıcı gücünü, hayallerimizi, duygularımızı, bilinç altımızın bölümlerini keşfeder ve onu daha iyi anlamayı öğreniriz. Meditasyonla ayrıca ruhumuzun olgunlaşmasını sağlamış oluruz.

Meditasyon, görülebilen dünyamız ve duyu organlarımızla gözlemleyemediğimiz boyutlar arasında bir köprü, bağlayıcı bir faktördür.

Meditasyon, pozitifliğin, içsel huzurun, yeteneklerin ve yaşam sevincinin anahtarıdır ve onu uygulamak isteyen her sabırlı insana açıktır. Yani kendi kişisel yolunu keşfetmek ve kendi kişisel yolunda yürümek isteyen herkesi özgür bırakır. Çünkü meditasyon hiçbir model ya da plana bağlı değildir. Günümüzde teknolojik ve bilimsel gelişmeler olmasına rağmen bir çok insan meditasyon yaparak kendi özüne giden yolu bulmaya çalışır. Bu da, teknoloji çağında olmamıza karşın ne kadar dikkat çekicidir...öyle değil mi...

Sizlere düşünsel arınma tekniğinden ve bu tekniğin hayatımızdaki etkilerinden bahsettim. Bir sonraki yazımda da yine meditasyonla ilgili yazmaya devam edeceğim; bu sefer meditasyon çeşitlerinden, meditasyonun aşamalarından ve meditasyonla ilgili daha bir çok konudan bahsedeceğim...bunlar arasında en önemlileri de "yoga ve meditasyon", "nefes ve meditasyon" konuları olacak...

...bekleyin ve içinizdeki özgürlüğü sınırsızca kucaklayın...

Yogayla Yaza Merhaba!!!

Yogayı seven ve yogayla yaşayan mutlu insanlar.....merhaba!!!
Uzun zaman oldu bloguma yazmayalı. Çünkü hayatımız o kadar yoğun geçiyor ki insanın kendine vakit ayırması bile bazen zor oluyor. Ben blogumdan ayrı kaldım ama yogamdan asla ayrı kalmadım. Her yeni güne başlarken yogayla uyanıyorum, yogayla arınıyorum ve yogayla yaşıyorum.

Biliyorsunuz havalar insanın içini ısıtan, içimizdeki mutluluk hormonlarını harekete geçiren bir mevsime doğru geçiş yaptı...yaz geldi tüm güzelliği ve samimiyetiyle...her yer uyandı, tüm doğa canlandı, her canlı sanki yeniden doğmuş gibi oldu. Her şey o kadar güzel ve temiz ki, güneş o kadar güzel ışıldıyor ki bu mutluluk fotoğrafı bence hayatmızın tüm karelerinde yer almalı. Çünkü bu fotoğrafı hayal ettikçe düşüncelerimizde tüm olumsuzluklar bizden uzakta olacak. Ben buna inanıyorum. Tabii sadece güzellikleri düşünmek yeterli olmuyor, bununla birlikte bedenimizi de bu enerjiye açmak ve bedenimizle ışıldayan güneşi selamlamak gerekiyor...

yogayla kalbini aç, güne mutlu başla...

Hayatın bize getirdiği mucize güzellikleri görmemek mümkün değil...sadece etrafımıza ve kendimize daha dikkatli bakmalıyız. Hayatımızı daha anlamlı yaşamalıyız, kendimize saygı duymalı ve vücudumuza daha iyi bakmalıyız. Özdisiplinimiz geliştikçe bedenimiz de bizimle gelişecektir. Yoga, bize doğru yolda ilerlemeyi ve bedenimizi doğru şekilde esnetmeyi öğretir.
Yoga, hayatımıza yumuşak bir dokunuştur ama etkisi uzun yıllar sürer.